İşte buradayım, geldim, görüyorum ve yitmek üzereyim. Bir dilek havuzuna atılmış bozuk para, sokakta yaşayan kimsesiz bir sarhoş, çürümeye yüz tutmuş bir parça ısırılmış meyve… İşte buradayım, geldim, gördüm, sindim ve yavaş yavaş çürüyorum.
Ruh kafesin anahtarını ateşe attı, dönmek de istemiyor lakin bedene. Dolu gibi yağan taşların istilasına tutuldum, kaçmak aklımdayken bile tam meydanın ortasında durdum. İşte buradayım, kol darbeden kırıldı, yen kimin umurunda? Suyun buladığı topraklar salt çamur, acıyı hissetmeyecek kadar yaşadım, yanlış istikamete vardım, dönemiyorum ve göre göre tükeniyorum.
Ümidini kaybetmiş yetim, yolunu kaybetmiş bağımlı, beklentisi kalmamış herhangi yaştaki sıradan biri. Buradaydım, pes edene kadar direndim; beden, ruh ve inanç olarak, elimden gelen yetmedi yüreğimle harcandım. Vakit çoktan geçti, her şeyin sonu kapıya dayandı, öyleyse azat olunmalı, elbette bizden daha özgür, daha aklı selim.
Buradaydım, işittim, anladım, savaştım ve mağlup oldum. Hamdım, kandım, pişemeden yandım. Nefes al buradaydım, görünmez oldum. İşte buradaydım, aldandım, kül oldum, gerçeği gördüm ve her senaryonun sonu gibi nihayet öldüm.
https://music.youtube.com/watch?v=A235qKhI_ms&si=baZI1AEnM-3xXqSp
Mona
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder