25 Nisan 2025 Cuma

Mihnet

Ps: If you want to read more, click on the 'you shall not pass' text at the top of the page.


Mutlak güç zehrinden içti ki varlığının da yekpare şahidi oydu, iblisi mevtten hallice yeğleyip gözün suyuna dahi hacz koydu, yegane bir çizik gibi göğünde kuşak lakrenk şahikada soldu, daimi zaruret dahi tarfer-ül ayn gibi terk-i diyara mecburdu Ademoğlu.

Çarşafa acemice sarılmış sigara gibi tütüyor ay ışığının görünmeyeni. Ah-ı feryad, figan-ı feragat.. Tam buramdan gidiyor aşiyanına kanatlarıyla, çarpar gibi değil ha! anlamadığın bir çırpınışla. Ay'ın etkisiyle değişmiş diyorlar şu taraftan gelenler. Ne de çok biliyorlar ya zaten her boku, bir bokken bile hatta iki boku. Oysa uzak değil demiştin bahşettiğin iştiyak-ı kenan, şimdi sahtekarlık da burada, alçaklık da, hasret de, öfke de, ben de buradayım Ademoğlu.

Bir inleme aldı gırtlağımı, soluksuz müphem sesler yankılanıyor dimağımda, yalvarıyor öfkem gizli saklı usanmış sıkıntılarına. İnanılmaz olmasına bin anlamdan bir anlamı, bin ilacın bir dozunu, dördünden otuzunu veremiyorum Ademoğlu.

Yaman ki ahtım var sekerat-ül mevi ile göğün beş kat üstüne gömülen. Diyarlar arası seyyahlıkla bozdu aklını, bir geminin güvertesi, uçağın kanadında, bir haftada, bir asırda, belki 365 gün belki buçuklarla. Alem-i ervahta bilmediğini yapamazmış meğer şuncacık insan, eşleşen bir sıfatı yoktu cana işleyen başka bir tarifle, kağıt kesiğinden beter kıyasa od olup tutuştukça kavruldu, neticesiz bin bir çareyi su-i zanın ile mahvettin Ademoğlu.  

Gölgemin bedeni yürüyor karanlıkta ardımdan, kalıcı mı gidici mi ay ışığında bilmiyoruz. Bir kaldırım taşı gibi sökülüp giden parçalarımızın eksikliği ne zaman tamamlanır, akıl ya bu, başa hangi aralık hangi yaşta gelir, hatta gelir mi onu da bilmiyoruz. Şarap içiyorlar ötede karmakarışık kalabalıkla, ne sen varsın içlerinde ne de ben görünüyorum ortalıkta. Çep yandan esen rüzgar aldı gitti sanırsın sille gibi hışımla. Gönlü okşayan bir tıngırtıyla iki büklümüz, küçülebiliyor ama daha fazla büyüyemiyoruz, inanmazsın sular sığ ama boğuluyoruz.

Sevemiyoruz Ademoğlu sevemiyoruz çünkü sevmenin ne olduğunu bilmiyoruz.

Lilith.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Desire

İnsan eski çağlardan beri kendini ifade etmenin bir çok yolunu denemiş, mağaralara resimler çizmiş, papirüsler icat etmiş, tabletlere dizele...